Ba$LiYoRuZ!

Derdim yazar olmak falan değil, ünlü olmak ise hiç değil. Bu durum, benim de bir egom olmadığı anlamına asla gelmez. Ancak burası benim alanım ve bu alanda yazdıklarımın rastgele bir yazı olmasından ziyade derli toplu olmasını isterim. Ayrıca, okunduğunda yazıların sahibine dair bir görüş oluşturmasını arzu ederim.

Gerçi ana temayı kavramak çok zor olmasa gerek ama yazıların kişiyi doğru yönlendirmesi adına elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum ve çalışacağım. Ne demiş büyüklerimiz: Armut dalda sallanır, sallandıkça ballanır.

Kafamın içinde günün tamamen farklı zamanlarında anlık düşünce baloncukları oluşuyor. Bu, bazen araba kullanırken, bazen yolda yürürken, bazen ise gece yarısı tuvalete giderken gibi tamamen değişken anlarda gerçekleşiyor. Tabii bu gibi durumlarda mevzunun üzerine hiç eğilmediğim için birkaç dakika düşündükten sonra bulutlar dağılıyor ve herhangi bir not alınmadığı için konu uçup gidiyor.

Ben de mülk sahibi olarak müsvedde gibi kullandığım bu alanı biraz daha derli toplu hale getirmek adına ne yapabilirim diye düşündüm ve farklı metotlar uygulamaya karar verdim.

Bugüne kadar senden bahsederken hep senin ne olduğun ve bu dünyaya olan zararlarından söz ettim. Bu zaten bitebilecek bir konu değil; hani LOST gibi, The Walking Dead gibi, sezon sezon yazarsın, oynarsın, öyle bir şey. Ama hep bu taraftan yazınca da hiç yapıcı değilmişim gibi bir durum ortaya çıkıyor. Aksine, hiç öyle biri değilim desem, %100 haklı sayılmam…

Ancak yıkıcı demesinler diye, umuda su serpmek adına, karanlığa bir mum yakmak için bütün ukalalığımla, üstün insan benliğimle ve doğduğumdan beri benimle gelen egomu da koluma takarak, oturduğum bu mülkte sana “senin olman gereken hâlini” anlatacağım. Bunu yaparken de satır satır, madde madde vereceğim bu bilgileri çünkü kapasiteni zorlamak istemiyorum. Kızacaksın, haksız bulacaksın, yadırgayacaksın, belki küfür edip mülke zarar vermek isteyeceksin ama sonunda hiç değişmeyeceksin 🙂 Elinde değil, kapasiten yok…